Yokluğundan daha soğuk bir mevsimi tanımadım ki...

Gönderen Dert Ortağı 06 Haziran 2010


Üşüdükçe, uzuyor gece...

Sis çöküyor içime! ..

Uzadıkça, üzüyor gece! ..


Mevsimleer, dökülüyor kurşun rengi ağaçlardan; kavruk sarı! ..


Topraktan kök... Ve çeneden diş sökülür gibi koptu elin avucumdan; bir beyaz güvercin gibi oturuyorken parmaklarımın arasında! ..

Böceklere terkedilmiş yuvalar gibi, şimdi boomboş avuçlarım...

Korkuyorum;

İçime bakmaktan!


.....

Sen olsaydın, ne koyardın yokluğunun adını? ..


Üşüdükçe, uzuyor gece...

Üzüyor üşüdükçe ve içimi sis bastıkça, hatırlıyorum; sen ve ben 'bir' olurduk... Bir 'bütün'lüktü bu birlik, çokluktu; yokluk değil...

Az değildik bir iken; fazlaydık, ve yoğunduk... Çoğulduk, ve zengindik... Çoktuk bir'ken!

Ya şimdi? ..


Topluyorum, topluyorum, toplayıp duruyorum kendimi yalnızlığımla...

Ben, bir... Ve bir de yalnızlığım, asla 'iki' etmiyor! ..


Lokmamı kırsam bile paylaşmak için; avucumda kalıyor... Sözüm, dudağımda kalıyor ve gözüm; kucağında kapanıyor yine, yalnızlığımın! ..

Toplanmaya çalışsam da olmuyor... Doksandokuz parçamın her biri bir köşede; boncuklarım saçılmış bir araya gelmiyor! ..


Üşüyorum...

Üşüyor gece...

Üşüdükçe, uzuyor; uzadıkça üzüyor ve sis çöküyor içime! ..

Mevsimler dökülüyor kurşun rengi ağaçlardan; kavruk sarı, ve savruk sarı bir yel esiyor içimde! ..

.....

Fırınlar tutuşmuyor çırasız, kaynamıyor tencereler ocaksız...


Ben, üşüyorum; şöminede kül gibi...

Bilerek, yokluğundan soğuk mevsim olmadığını! ..


Adı var da her şeyin; ne deniyor olmadığın mevsime? ..

Bilmiyorum...

Yokluğundan daha soğuk bir mevsimi tanımadım ki...

Bilmiyorum sensizlikten daha soğuk bir mevsim...
sayac Kez Okundu
DertOrtagimblogspot.com

0 Yorum

Yorum Gönder

Yeni Düşenler

Abonelik:

E-Posta Adresini Gir: