Aşk ateştir, öğüt yeldir...

Gönderen Dert Ortağı 26 Kasım 2010


 “Aşk odu evvel düşer ma’şûka andan âşıka
Şem’i gör ki yanmadan yandırmadı pervâneyi”

Fuzûlî


Biri pervaneye şu sözleri söyledi:
“Ey ufacık böcek, minicik kanatlı hayvan! Sen kendine lâyık bir dost tut. Öyle bir yola git, öyle bir yol tut ki, biraz olsun başarı umabilesin. Sen kim, mum kim? Sen neredesin, mum sevmek nerede? Semender değilsin. Ateşin etrafında dolaşma. İnsan önce kendini bilmeli, yiğitliğini denemeli, ondan sonra savaşa atılmalı.

Yarasaya baksana! Güneşten saklanıp gizlendiği için gündüzleri ortalarda görünmüyor, geceleri meydana çıkıyor. Demir pençeli kimse ile savaşmak, câhillik, kendini bilmezliktir. Düşman olduğunu bildiğin birisini dost edinmek akıllıca bir hareket değildir. Ey pervane! Kimse sana mumun uğrunda nâhak yere ve boşu boşuna öldüğün için iyi ediyorsun demez.

Bir dilenci padişahın kızını isterse, bu saçma bir fikir beslemek, mânasız bir harekette bulunmak demektir. Ensesine tokadı yer. Bir mecliste mum yandığı vakit, padişahlar bile yüzlerini ona çevirirler. Hâl böyle iken mum hiç sana, senin gibi âşıka yüz verir mi? Karşısında o kadar padişahlar varken, büyükler dururken senin gibi bir müflise iltifat eder mi hiç ? Ben zannetmem.
Mum herkese nezaket, yumuşaklık, fakat sana kızgınlık gösterir. Çünkü sen zavallısın, biçâresin.

Yüreği yanık pervane ona şu cevabı verdi:
Ey tuhaf adam! Sen bu sözlerinle tuhaf oluyorsun ama iş tuhaf değil. Mum beni yakarmış, yanarmışım. Bunun ne önemi var. Yansam ne olur, kavrulsam ne çıkar. Gönlümde İbrahim’in ateşi var. Nemrud’un ateşi İbrahim’e nasıl bir gülizâr oldu ise, mumun ateşi de benim için bir gülistandır.
Gönül, canânın eteğine çekmez, canânın aşkı canın yakasına yapışır. Ben kendi isteğimle kendimi ateşe atmıyorum ki! Boynumdaki aşk zinciri beni ateşe sürüklüyor. Mumun ateşine kavuştuğum zaman yanmıyorum ki, o beni uzakta iken yakmıştı. Yâr, güzellik ve sevilmek icabı istediğini yapar.
Ona: Yapma, etme, günahtır denilmez ki! Ben, yârimi sevdiğim için onun ayakları altında can vermeye hazırım. Emelim budur, zevkim de bundan ibarettir. Can benim değil mi? Kim buna engel olabilir? Dost var iken bana varlık yakışmaz. İşte bunun için can veriyorum. İstiyorum ki, yalnız o var olsun. Yârim güzeldir, beğenilmiştir. İstiyorum ki, ben yanarken çıkardığım alev ona sirayet ederek onun ışığına katılsın, onun ziyasını arttırsın.

Ey bana öğüt veren! Diyorsun ki: Git, kendine göre birisini bul, onu dost edin! Bu öğüdün bana hiçbir faydası yok. Bana kâr etmez, te’sir etmez. Bilir misin ki, aşığa nasihat etmek akrebin soktuğu kimseye sızlanma, inleme demeye benzer. Sindbad kitabında çok güzel bir nükte vardır. O da şudur: “Aşk ateştir, öğüt yeldir.Yel, ateşi alevlendirir.” Bir kaplanı ne kadar dövsen, o nisbette hırçınlaşır, öfkesi şiddetlenir. Ey nasihatçı! Sen bana fenalık yapıyorsun. İstiyorsun ki, yüzümü ateşli yerden ateşsiz, soğuk yere çevireyim.

Şimdi sıra benim. Ben sana nasihat vereyim de dinle.
Daima kendinden iyisini ara. Kendin gibilerle vakit geçirmek, vaktini zâyi etmektir. Kendi emsalinin peşinden ancak kendini beğenmişler gider. Tehlikeli yerlere ise ancak sarhoşlar gider. Nitekim ben aşka düştüğüm zaman onun bütün belâlarını da düşündüm. Kelleyi koltuğa aldım da bu yola girdim.
Sadık bir aşık isen elini canımdan çek. Canını vermeye kıymayanlar kendini beğenen korkaklardır ve sevgiliye değil de kendi şahıslarına âşıktırlar. Bir gün gelecek, nasıl olsa ecel pusu kuracak beni alıp götürecek. Onun için nazlı sevgilim beni öldürsün daha iyi. Onun uğrunda, onun elinde güle oynaya can veririm. Madem ki, ölüm haktır ve alına yazılmıştır, cânan uğrunda, onun elinde ve yanında ölmek daha iyi değil mi? Bir gün ister istemez öleceksin. Yârin ayağı dibinde can vermek daha iyi değil mi?

Pervâne sâdık bir âşıktır. Tek bir ışık etrafında döner durur ve kendini yok eder. Onun yok oluşu, “Vahdet” yolundaki dervişin hâline benzer. Işık ilâhî aşk, pervâne ise bu aşk ile yanıp tutuşan ve hatta yokluğa erişen derviş demektir. Pervane acziyet ve perişanlığına bakmadan aşkı ile etrafında yanıp durduğu mumun huzurunda, ma’şûkuna seslenir: Ey sevgilim! Hadi ben âşığım, yansam da yeridir. Peki ya sen neden yanıyorsun, niçin ağlıyorsun. Mum inleyerek cevap verir: Benim tatlı balım vardı. Beni ondan ayırdılar. Şirin’im haksızlıkla elimden alındı. İşte Ferhad gibi tepemden ateş çıkıyor. Gece, meclisi aydınlatan ışığıma bakma. İçimi yakan ateşe bak. Mum, hem bu sözleri söylüyor, hem de sararmış yanağından sel gibi gözyaşı dökülüyordu.

Mum, sözüne devamla pervaneye dedi ki:
Ey pervane! Ey aşk iddiacısı! Aşk, senin işin değil. Seninki bir kuru iddiadan ibaret. Sende ne sabır var, ne de tahammül. Sen azıcık bir ışık ve ateş gördün mü, hemen yanıyorsun. Ben ise tamamıyla yanıncaya kadar dikilip duruyor, dayanıyorum. Aşk ateşi senin yalnız kanadını, benim ise bütün vücudumu, baştan aşağı yakar. Derviş de mum gibidir. Dışı parlaktır ama içi yanmıştır.
Artık gece bitiyor, sabah oluyordu. Peri yüzlü bir hizmetçi gelip mumu söndürdü.

Zavallı mum, dumanı tepesinden çıkarken:
“Aşkın sonu budur işte.”  dedi ve can verdi.

Mustafa Demirci
sayac Kez Okundu
DertOrtagimblogspot.com

2 Yorum

  1. Adsız Dediki:
  2. Gooԁ аrticle. I will be going through sоme of these issueѕ as well.
    .

    My wеb pаge :: visit the following internet page

     
  3. Unknown Dediki:
  4. Trends come and go down the runway quicker than a model racing between shows, so it isn't rare to spot one early in the Fashion Week calendar. What is rare is seeing one before the start of christian louboutin store the shows — which was exactly the case when we rounded jimmy choo outlet up New York Fashion Week designers' sketches.What stuck out above the refreshing shapes and pretty florals was one particular color: mint. While the hue isn't a first for Spring (it popped up on Peter Pilotto's runway last year), the green pastel has louboutin outlet already found its place in more than a few shows, so we have to ask: will this be the It color come christian louboutin Spring 2015?
    It is said that a bride should look like the best version of herself on her wedding day. So we giuseppe shoes expected no less than an easy, boho ensemble from crop-top-loving Ashlee Simpson when she said "I do" over Labor Day weekend to christian louboutin Evan Ross in Greenwich, CT.Working closely with Houghton designer Katharine Polk, the couple ensured their handprints were on their reception styles. The christian louboutin sale label released sketches of both looks, which for Ashlee meant a pair of ivory sequin wide-leg trousers and an ivory sequin crop red bottoms shoes on sale top. Evan wore a custom suit made of silk ivory burnout velvet, featuring a custom-tailored smoking jacket and cuffed harem trousers. Get louboutin sale a good look at both designs, and a note to free-spirited fiancés: these ensembles are truly inspiring.
    Rodarte — we can't say red bottoms shoes

     

Yorum Gönder

Yeni Düşenler

Abonelik:

E-Posta Adresini Gir: