Aşk!!!
Herkesin bir fikrinin olduğu nerdeyse herkesin bu konuda uzmanlaştığı konu aşk.
Şimdi eminim birçoğunuz merak ediyorsunuzdur bakalım Dert Ortağı ne anlatacak aşk hakkında ya da ne zırvalıyacak? Bir kısmınız da bana ne Dert Ortağı’ndan ne derse desin diyorsunuz…. Söze nasıl başlamalıyım aslında bende pek de bilmiyorum. Ben buradaki arkadaşlarımın eline su dökemesem de benimde anlatacak birkaç cümlem var Aşk konusunda her insanın olduğu kadar.
Aslında anlatacağım; daha doğru bir ifadeyle anlatmaya çalışacağım mesele aşkı nasıl anlatabilirim. Evet nasıl yapabilirim? Yazımda cilâlı cümleler mi kurmalıyım hani okuduğunda hayret ettirecek ne kadar güzel bir cümle dedirtecek. Bu cümleler öyle cümleler olmalı ki kimine göre “damar” sayılmalı (mı). Hatta arada birkaç dörtlük de eklemeliyim(mi) Şair olduğum anlaşılsın. ve yine hatta araya bir kaç devrik cümle anlamlı anlamsız; okuyanlar tabir-i caizse “oha falan olsun” birde cümlelerin sonuna devamı var manasında üç noktayı (…) koydum mu öff bee! ben ne süper aşık oldum ne güzel anlattım aşkı değil mi? Benden mükemmel aşık olur. :) gelsin alkışlar,tebrikler.Ha az kalsın unutuyordum birde olmazsa olmaz bir resim eklemek gerek yukarıda ki gibi şöyle aşkı tarif etmekte bana yardımcı olsun…
Şimdi burada bir sürü yazı okuyorum hepsi birbirinden güzel hepsi birbirinden duygulu. Duygularını edebiyatla iyi harmanlayabilen arkadaşlarım döktürüyorlar ki bende zaman zaman bunu yapıyorum(her ne kadar onlar kadar iyi olamasam da) Şimdi düşünüyorum da biz ( biz kelimesini genel olsun diye söyledim kendimden kasıt değil) bize verilen bir yeteneğin karşılığını alıyoruz şuan. Güzel yazı yazma yeteneği. Bunun sayesinde bir çok insan biz e karşı düşünceleri değişiyor çok iyi biri ya da çok mükemmel biri bu diye. Peki ya hangimiz aşkı tam olarak anlatabiliyoruz herkesin kendi aşk tarifi çok farklı kimimiz güzel acıklı bir hikaye ye konu ediyoruz aşkımızı veya ona kıyaslıyoruz. Kimimiz de birkaç kıta anlamlı dörtlükte buluyoruz aşkımızı oysa hiç biri yeterli olmuyor aşkı anlatırken eksik kalan bir şeyler oluyor. Bundaki sebep de her birimizin ayrı birer dünyasının olması… Bizlerin bu dünyasında aşk su gibi girdiği kabın şeklini alırcasına dünyamıza göre şekil alıyor. Farklı bir anlam kazanıyor sadece bizler ortak noktaları paylaşıyoruz sizlerle. Oysa her birimiz in aşkı farklı. Bu yüzden de ortak bir tanımı hiçbir zaman yapılamıyor; sadece ortak noktalar belirtiliyor benzetmeler yapılıyor.
Bizler bazı konularda şanslı olan insanlarız yani düşüncelerimizi anlatmayı becerebiliyoruz… Ya bunu beceremeyenler bizden daha mı az aşıklar ya da aşkı bizlerden daha mı az yaşıyorlar. Sanmıyorum belki de bizlerden daha yoğun yaşadıkları aşk. Kim bilebilir bu yaşadıkları aşkı cümlelere dökemiyorlar diye bu onları daha az aşık yapmıyor. Bizim o kadar yazdıklarımızı belki de onlar tek bir bakışla anlatıyorlar bilmiyorum. Bildiğim aşkın o kadar anlatıma rağmen hala bir tanımının yapılamamış olması
Neyse kafanızı şişirmek istemiyorum saçma cümlelerimle yazımın başlığında olduğu gibi AŞK YAZI-YORUM sadece. Hala anlatabilmiş değilim herkes gibi herkes gibi bende. Tıkanıyorum belli bir yerden sonra. Oysa anlatmak istediğim o kadar çok şey var ki kafamda Ama ne yazık ki düşündüğüm her şeyi cümleye dökemiyorum düşündüklerimi ifade edebilecek kelime benim dağarcığımda yok maalesef. Hala gizemli kalan bir şeyler var Aşk konusunda Sevgi konusunda. Bu yüzdende yazımı en güzel (bana göre) sözle bitirmek istiyorum :
“Sevdiğim/Sevdiklerim sen/siz benim anlattıklarımdan çok anlatamadıklarıma bak/bakın çünkü ben Aşk ve Sevgi hususunda ANLATABİLDİĞİM KADAR DEĞİL; ANLATAMADIĞIM KADAR ÇOK SEVİYORUM”
Yazımı okuma zahmeti gösterip tahammül eden herkese teşekkür ederim
Dert Ortağı
Not:Yeni Evine Hoş geldin yazım :)
0 Yorum