Aşk, hayatımıza yön veren fakat kimsenin tanımlayamadığı bir duygu.
Tarih boyunca birçok yazar aşk konusunda birçok yazı yazdı.
Aşkın farklı tanımları, acaba herkes kendine özgü aşk mı yaşıyor sorusunu insanın aklına getiriyor.
Aşkı aramak ne kadar mantıklı?
Aşkın gelip geçici bir duygu olduğu bilimsel bir gerçek iken aşkı aramak doğru mu?
Aşkın oluşması için neler gerekli? Aşk artık, eski Türk filmlerindeki olduğu gibi saf ve temiz değil mi?
Neden mantığımız bazen bu işlemi frenleyici etki yapıyor?
Neden bazı insanlar her hafta âşık oldum derken, bazı insanlar yıllarca âşık olamıyor?
Bu soruları çoğaltmak mümkün fakat bu soruların yanıtları kişiden kişiye değişiyor.
Şubat ayında National Geographic Türkiye ” Aşk Delilik mi? “ isimli bir makale yayınladı.
Bu makalede aşkın bilimsel tanımı yapılmaya çalışılıyor.
Beyinde meydana gelen kimyasal hareketliliğin obsesif kompulsif bozukluk ile gösterdiği benzerlikler üzerinde duruluyor.
Kim bilir beklide deliler gibi seviyorum cümlesinin altında gizli bir anlam yatıyordur. .
Hayatım boyunca her zaman duygusal yönü eksik bir insan olarak yaşadım.
Düşünce ve mantık her zaman hayatımı yönetti.
Lise ve üniversite yıllarında kalbim ne zaman kıpırdamaya başlasa mantığım her zaman beni frenledi. Defalarca bundan kurtulmaya çalıştım, üniversitede tamam hayalimdeki kızı buldum dedim, fakat bir türlü hislerimi söyleyemedim.
Mantık yine yoluma taş koydu.
Azimliydim, bu sorunu çözecektim.
İletişim becerileri grubuna kaydoldum.
Psikologun dokuz hafta sonunda vardığı sonuç; sen duygusuz birisin!
Düşüncelerim duygularımı frenliyormuş.
Hayatı boyunca okuduğu şiir sayısı 20 yi geçmeyen bir insan için bu teşhis doğru olsa gerek.
Üniversite sonrası hayatla tanıştım, prenses gelecek diye bekledim.
Gelmedi..
Bir süre sonra insanın tek dostu kendisi oluyor, tek sırdaşı, tek arkadaşı.
Hayatınızı sadece kendinize göre yönlendiriyorsunuz.
İtiraf etmeliyim duygulu biri değilim, fakat duygusuz insanlarında kalbi vardır.
Son günlerde gözüm sürekli telefonda.
Bana da bir prenses kalbim olduğunu, duygularımın tamamen yok olmadığını hatırlattı.
Bir çift yeşil göz sayesinde, hayata daha farklı bakıyorum. Artık tek dostum olan beni terk ettim, umarım ona geri dönmek zorunda kalmam.
Radyoda Yeni Türkü'nün "Olmasa mektubun" isimli şarkısı çalıyor.
Şarkıda söylendiği gibi sevmek bazı şeyleri göze almaktır.
Ben bazı şeyleri göze aldım, bütün sevenlerin göze alması dileğiyle...
0 Yorum