TUTUKLU 7. BÖLÜM

Gönderen Dert Ortağı 31 Aralık 2008

7. Bölüm


Gün geçtik çe daha çok daha çok bağlanıyordum dedim ya kanıma şırınga ile verilmiş bir zehir gibiydi tüm vücudumda dolanıyordu damarlarım çekiliyordu yokluğunda, o olduğunda sanki uyuşturucu almış biri gibi çok farklı bir dünyanın insanı oluyordum bu dünya da sadece sevdam ve ben vardım.
Bir yandan yazılarım yazarken bir yandan da işlerimi halletmeye çalışıyordum. O kadar işim olmasına rağmen aklımın bir köşesinde hep o vardım Sevdam. ona bağlanmış aşkının yan etkisi olan bağımlılık beni esir almıştı.


Hakim bu arada sordu ansızın:

“sen bu sevda’yı gerçekten sevdin mi yoksa rol mü yapıyorsun”

ani olan bu soru ile belki tutukluya zihin yoklaması çekecek yanılıp gerçek söyleyip söylemeyeceğini ya da söyleyeceği başka bir sözü ile davanın seyrini değiştirmek adına böyle bir soru yönelti.. Bu Hakim’in düşünceleri nihayetinde onu bilemeyiz.

Tutuklu hiç düşünmeden şu cevabı verdi:
Sevmeseydim burada bu sanık sandalyesinde ne işim var Sayın Hakim?

Tamam dedi Hakim sadece sordum devam et.

Peki dedi tutuklu ve anlatmaya devam etti

Onu çok seviyordum sayın hakim bunu iyice biliyor ve emindim. Hergün onu bekliyordum hergün onunla konuşmak istiyordum. (bak bu konu da haklısın artık benimle bile konuşmuyor akıllanıyor mu ne) senle ne konuşucam ben allan iç sesi. (hıh)
Hergün yüzündeki gülümsemeyi arıyordu gözlerim onun Yüzünde gülümsemeyi her gördüğümde ben de gülümsüyor hayat ı daha bir seviyordum.

Sevda ve ben … biz onunla birer sevgiliydik evet sayın Hakim ilkkez kullanıyorum bu sözü ve kayıtlara da böyle geçin sevda ve ben sevgiliydik artık. Söylemesi bile ne kadar güzel bir bilseniz benim adıma :) Aylardan şubat gelmişti malumunuz efendim 14 ünde ne olur :) günler önce hazırlıklara başladım. İlk kez bir 14 şubatta sevdiğim olacak tı heyecanlıydım. (evet garibimin eli ayağına dolaşıyodu ben şahidim ) aman iyi sen şahit ol… ona ufak bir hediye bir mektup ve birde şiir yazdım.
- Mektup mu yazdın diye duraksadı Hakim
- Evet sayın Hakim mektup yazdım her ne kadar ona bu mektubu verme şansım olmadıysa da…
- neden veremedin
- Aslına bakarsanız nedenini ben de bilmiyorum şiir ve hediyesini verdim ama mektubu sakladım
- Töbe töbe neden ne yazıyordu ki mektupta?
- Hiçbir şey sadece mektup
- peki ne yazdın okur musun yanında var mı?
- Evet sayın Hakim var okurum elbette ben onun adının geçtiği her cümleyi defalarca okuyorum zaten bu bana zevk veriyor.
- Tamam uzatma istersen nedersin oku bakalım. Oku da bakalım neler yazdın ona veremeyecek kadar ilginç bu me mektupta
- Peki.


Merhaba Sevdam;

Ömrüm :) biliyorum şu an bu mektubun içinde neler yazıyor diye merak içindesin ve hızlı hızlı okumak istiyorsun bir an önce. Tavsiyem derin bir nefes al koltuğa geç sakin sakin her kelimesini sindire sindire oku.

Evet başlıyorum ömrüm yazmaya; daha doğrusu yazmaya çalışmaya. Ne kadar yazabilirim orasını bilmiyorum ama elimden geleni yapmaya çalışacağım. Biliyorsun ömrüm bugün “14 Şubat Sevgililer Günü” ve seninle kutladığımız ilk 14 şubat bu. Benim ilk 14 şubatım biliyorsun senden önce 14 şubat ın benim adıma pek bir anlamı yoktu. 14 şubatta sadece sevgilileri görüp gizli gizli kıskanmak ve kendimi avutmaktan başka bir anlamı olmayan tarih.. Seninle tanışalı tam 8 ay oldu. 8 ay da öyle bir yerleştin ki kalbime ömrüm . Artık hiçbir kuvvet seni benim kalbimden çıkaramaz Allah’ın izniyle :) Sana her şeyimi anlattım senden önce yaşadıklarımı biliyorsun kiminle ne yaptıysam kime ne dediysem ya da ne biliyim işte sevdam aklıma gelen her şeyi anlattım sana bilmen gereken. Sana, sevgine ve benim sevgime olan saygımdan her şeyi paylaştım seninle. Hayatın beyaz sayfasında iki mavi renktik biz birimiz gök yüzü mavisi diğerimiz deniz. Tıpkı ufukta birleşme olması gibi hep senin sevgini hak etme ve sevgine bir adım daha yaklaşmak adına yüreğimin rotasını ufuğa çevirdim. Bu zaman zarfında seninle kavga da ettik yeri geldi, yeri geldi ağladıkta hüngür hüngür. Hani derlerya erkekler ağlamaz seninleyken ben bir çocuk gibiyim sevdam dokununca ağlamaya hazır bir çocuk… Seninle Sevdam, Yaşamanın tadının sevmek olduğunu bir kez daha öğrendim. Çektiğim sıkıntılarımdan sonra, acılardan sonra sen benim başıma gelen büyük bir ikramiyeydin kazancı aşkın olan. Ve ben onca sıkıntı onca acıdan sonra kazandığım bu büyük ikramiyeyi kaybetmek istemedim hiçbir zaman. Bazen yanlışlarım oldu biliyorum. Bazen seni kırdım istemeden yada benim düşüncemle senin düşüncenin uyuşmadığı zamanlar. Oysa ömrüm ben hep seni mutlu olman adına yaptım sonucu bazen yanlış da olsa. Bugün 14 Şubat ve ben seni sende beni seviyorsun. Bu gün sevdam hayatımın en mutlu günlerinden biri. Ben şimdi senin saksında hani bahçeden alıp aşkımızın adını verdiğin ve bu tutarsa aşkımız da onunla birlikte büyüyecek dediğin o bitkinin sana ve sevdamıza açan çiçeğiyim. Sense benim hayatımın devamı için gereken, köklerimin sarıldığı toprak.toprağımın suyu ve yapraklarımı ısıtan güneşimsin… Bu çiçek sevdamızın çiçeği, ve sevginle büyüyüp git gide bir sarmaşık gibi hayatında olacak. Açtığı her bir çiçek sana olan aşkımı sunacak.

Seni öyle seviyorum ki Ömrüm, bazan yokluğunda nefes alamadığım oluyor. Hayat artık benim için (S.Ö) ve( S.S) sevginden önce ve sevginden sonra Hayatımda karanlık bir çağın kapanıp sevda çağının başlaması gibi artık Sevda çağındayım sevdamlayım.

Bir gün olurda sevdam, sevgimden vazgeçmen gerekirse ya da sıkılırsa yüreğin sevgimden ne olur bu satırlarımı bir kez daha oku. Her kelimesinde sevdam olan her kelimesinde sevgimi sunduğum bu satırları tekrar oku. Oku ve deniz ve gökyüzünün birleştiği ufuk çizgisini hatırla iki mavinin birleştiği o mavi çizgiyi benim rotam o mavi çizgi. Yüreğimin gemisi tüm motorları çalışmış var kuvvetiyle o rotaya hareket ediyor.

Şimdi bitiriyorum sözlerimi yavaş yavaş sen acılarla dolu hayatıma giren güzel varlık, sen ömrüm, sen varım, yoğum, servetim , büyük ikramiyem :) Hayatımda kattığın güzellikler için hayatımda sevda çağını başlattığın için, Güneşinle karanlıklarıma aydınlık olduğun için, gözümün senden başkasını görmemesini sağladığın için, her gece rüyama girdiğin ve beni yalnız bırakmadığın için, Yüzündeki gülümsemenin sadece bana ait olduğu, o bakışların sadece bana ait olduğu için, Beni her an düşündüğün ve seni her an düşündüğüm için ……. Yazabildiğim yazamadığım her sebep için Sevdam senin için sevgin için Çok teşekkür ederim.

14 Şubat Sevgililer Günün Kutlu olsun ömrüm.. Seni seviyorum…





Hakim nemlenen gözlerini kağıt mendille silip sanığa çıkıştı birazda sitemkar.

- neden bunu vermedin o na
- bilmem sayın hakim veremedim
- aferin sana pes yani
(ben söyledim sayın Hakim bunun kafa böyle deli işte naparsınız) sensin ulen deli! (hehehe) gülme bide (hihi) töbe töbe …


“ne oluyor orda sessiz ol kiminle konuşuyorsun” dedi Hakim
- Hiiç efendim
- Delimisin sen?

(hihihi ben ne dedim deli tabi) Töbe töbe sen görürsün (hahaha)

işte böyle sayın hakim bir mektup yazdım şu anda dinlediğiniz ve bir şiir yazdım bir küçük hediye çok mutlu olmuştu onun yüzündeki o tatlılık öyle hoşuma gidiyorki minik bir kedi gibi olması beni deli ediyordu onun o tatlılığı beni mest ediyordu.

Artık şiirler daha bir sevdiğimi söylemiştim ya sayın Hakim inanın onu anlatan her şiiri defalarca okuyordum.ve ona yolluyordum. O da bana yolluyor müthiş birer aşıktık ikimiz öyle tatlı öyle sıcak öyle içten samimiydik ki her gün büyüyordu sevgimiz. Sayın hakim ona yine bir şiir göndermiştim bizi anlatan okumam da sakınca varmı (okuma yahu edebiyat odasımı mahkeme odası mı karıştı) sanane!

- oku bakalım çok istiyorsan
- sağolun sayın Hakim
çatla sende (hıh hakimde bir tuhaf zaten) sensin tuhaf olan iç ses içerde kal.



kelebekleri bilirsin sen..
incecik kanatları benekli..
pervane olurlar ışık başlarında,
çiçek yapraklarında...

ben
en mavisini severim ama,
beyazına da tutkunum; sana benzediği için..
kara benekleri kara gözlerin gibidir;
aşk taşır uzaklara...
benden alır sana getirir,
senden alır bana getirir,
zamanı sorma!
zaman bahar değilse değil.

oysa ben,
hep hazana takılan aklımın
şaşkınlığını yaşarım bahara dokunuşlarımda..
sana dokunuşlarımda sevgili!..

‘neden şimdi?’ desem, yanıt bulamam ki!..
bulsam da fark etmez nasılsa,
çünkü sana öyle alıştım ki,
çünkü sana öyle vurgunum ki!....
ne baharı hesaplayacak zaman,
ne de,
hazanı solduracak güneş gelir aklıma; unuturum!..
bir seni unutmam!

yüreğime usulca girişindeki süzülüşü,
dudağıma astığın gülüşü,
umuda açtırdığın çiçeği unutmam...

arkası yarınları eskiden de severdim ben,
şimdi daha iyi anladım, hala seviyormuşum...
çünkü umut taşıyan bir yanı vardı bunun.
benim sana kavuşmam umudu gibi!
'yarın 'deyip gülsem de şimdi,
ağzıma küfrünü iliştirdim sensizliğin:
vaz geçemediğim sevgili!

yalandı bu işte!
ben hiç sensiz değildim ki..
hep benimle oldun sen!..
hep bendeydin, kimseye benzemeden..
hep ‘hiç kimseydin’ bende ki!:
korkularımda yüreğim,
acılarımda afyonum,
hüzünlerimde gözyaşım,
sevinçlerimde müjdem,
yıkılışlarımda direğim,
uzaklarımda yolum,
özlemlerimde elim,
sevdalarımda koynum oldun ısındığım ..
teşekkür ederim sevgili!...

şimdi gece!
ve ben karanlığı bile sever oldum seninle..
çünkü;
korkularımı unutuyorum,
çünkü;
bitiyor yalnızlığım,
çünkü;
yıldızları topluyorum,
çünkü;
seni severken çoğalıyorum...
sokakta yürüyoruz işte: el ele...
sofrada yan yanayız,
yatakta göz göze....
ister bir çöle serilmiş olsun yatağımız,
ister bir denize...fark etmez ki!..

her seferinde,
tutamadığım bir pırıltı sıyırıp gider bedenimi..
serap olur,
yakamoz olur uzak denizlerde...
ah!..bir binebilsem gemilere...
FORA!...diye bağırsam,
susuverse martılar...
balıklar değse ellerime;
senden kalkıp bana yalpalanan yüzüşlerinde...
kayıp gitseler diplere doğru...

birde,
utanmasam cümle alemden!
yıkansam, yıkansam, yıkansam...
senin sevginle!...

Tayibe ATAY


şiiri okuduktan sonra sanığın gözleri doldu bir okadar da halsiz bir şekilde hakime bakarak:

- sayın hakim bir şey isteyebilir miyim
- buyur söyle
- biraz ara verir misiniz duruşmaya
- neden
- nefes alamıyorum..

dedi ve oracığa yığıldı kaldı…
7. Bölüm Sonu…

Dert Ortağı

sayac Kez Okundu
DertOrtagimblogspot.com

0 Yorum

Yorum Gönder

Yeni Düşenler

Abonelik:

E-Posta Adresini Gir: