YUK VE YOL
Yuk ve yol...
Ancak sirtina aldigin yukle bu mesafeyi asabilirsen,
ucret mevzu bahis oluyor. Aksi olursa, cereme cekiyorsun!
Bunu dusunuyordum. Yanimdaki hamalla yola ciktik.
Ihtiyardi. Kendinden buyuk bir yuk almisti. Benim sirtimda ise birkac bavul vardi sadece, onunkinin ceyregi... Diyordum ki icimden "Cok gitmeden kivrilirsa titreyen bacaklari, yuklenirim sirtindaki yukun yarisini!.."
Nitekim, cok gecmeden dedi ki: "Mola vakti. Gel biraz dinlenelim!. ..
"Ne molasi, dedim ona hayretle. Ben daha terlemedim!. . "Sozume aldirmadi. Durdu. Coktu. Salarken yukunun ipini "Sen de dinlen hadi" dedi. Benim canim sikilmisti bu ise.Genc oldugumu, ondan kuvvetli oldugumu, bunun gibi bir bunakla yola cikmamin ne buyuk hata oldugunu dusunuyordum. O ihtiyar, bir bacagini azicik uzatmis halde sessizce dinleniyorken, ben huzursuz bir sekilde ayakta dolaniyordum. Bir saat kadar sonra yine durdu,oturdu, dinlendi. Ben kizginlikla dolandim etrafinda...
"Yukunu indirip sen de dinlen", demesine aldirmadim,ona daha cok kizdim...
Sonra yine durdu. Bana da "dinlenmemi" soyledi yine ama dinlenmedim. Yarim saat sonra "dinlenelim mi" diye sordu, aksi aksi basimi salladim...
Kacinci molasiydi hatirlamiyorum, birden bire dizlerimin bagi cozuldu.
Kafamin icinde ucusan kara kara sinekler sustu, cokup kaldim. Kayis kolumdan cikti, sirtimdaki bavullar kaydi. Ne kadar zaman gectigini fark etmedim.
Uyumustum da uyandim mi, yoksa bayilmistim da ayildim mi anlamadim...
Baktim kendi kocaman yukunun uzerine benim bavullarimi da baglamisti. Kucuk tasina birazcik su koyup dudagima dayadi, ictim. Sonra koluma girerek; "Hadi kalk, dedi. Bana yaslan. Agir agir gider ve bir sure sonra gene dinleniriz." Dedigini yaptim. Omzundan guc aldim, ama asil anlattiklari iyi geldi bana.
"Ben yillarin hamaliyim, dedi. Nice pehlivan yapili adamlar gordum. Cogu, dinlenmek istemediklerinden yukleriyle birlikte kendilerini de topraga serdi sonunda... Yolda gordugumuz sacilmis kuru kemiklerin cogu, anlattigim bu insanlara ait...
Halbuki bir yuku "tasimak" bizim isimiz, "altinda ezilmek" degil!.. Unutma ki bir yuk tasidikca agirlasir.
Dinlenerek sen yukunu hafifletiyorsun! Belki gunun birinde hamalligin sekli degisir. Belki o gunleri ben goremem.
Ama sen kavusursan o zamanlara, aman ha, kafanin icinde de sakin yuk tasima...
Aksamlari birak ve hafifle... Sabah dinlenmis olarak yeniden tekrar tasirsin yukunu. Bizim isimiz, bugunu yarina tasimak, bugunun altinda yok olmak degil. Cunku , yarinlarda bizi bekleyenler var, tasidiklarimizi bekleyenler var...
Gercek su ki, hepimiz su hayatin hamallariyiz.
Alıntı
0 Yorum